Efendim; en keyif alarak çalıştıklarımdan biri olan bu tablodan kısacık söz etmek istiyorum.
Tablomun yapımı, kâh iki hafta, kâh üç hafta ara vermelerimle yaklaşık bir yıl kadar sürdü.
Resmin bitimine yakın, bakıyorum-bakıyorum bir terslik var ama mümkün değil bulmam. En sonunda aldım elime mezurayı, santim-santim ölçmeye başladım. Meğer köprünün sol ayağını 4 milimetre uzun boyamışım. Telefonun küçücük ekranından baka-baka resim yaparsam, olacağı buydu. Pişman oldum, niye çizim yapmadan boyayla giriştim diye. Tarihi yapı ya, hata kabul edilmez benim gözümde. O kısmı düzeltmek, epey zamanımı aldı.
Bu tabloda en kolay çalıştığım, balıkçı ve ağaçlar oldu. Sol taraftaki ziyaretçileri ise farklı açılardan çektiğim dokuz fotoğrafımdan ayrı-ayrı alarak tabloya yerleştirdim. Buradaki düşüncem, Mostar Köprüsü'nün simgesi olan kardeşlik ve hoşgörüyü ele alarak din, dil, ırk gözetmeksizin saygı ve barış içinde yaşayabileceğimizi tabloya yansıtmaktı.
Başta yeşil elbiseli kadının özçekim yaparken ki hali olmak üzere ziyaretçileri keyifle boyadığımı belirteyim hemen. Vee en soldaki mavi tişörtlü sevgili eşimi de tabloda ölümsüzleştirdim. Çektiğim fotoğraflarımda eşimin duruşu, önündeki beyefendinin duruşu gibiydi. Ben de eli cebinde köprüye bakıyor şekilde boyadım. ☺️