nazlitoac.blogspot.com

15 Mayıs 2024 Çarşamba

Kısırkaya Köyü ve Göller Bölgesi-Sarıyer

 Kısırkaya Köyü ve Göller Bölgesi Trekking 

Efendim; 12 Mayıs pazar günü Nature Trek Doğa Sporları grubumuzla gittiğim gezimi, doğanın tüm ihtişamını barındıran bölgede çektiğim fotoğraflara eklediğim kısa notlar eşliğinde paylaşmak istiyorum. 

Olur da gelmeyi düşünürseniz, köye ve sahiline nasıl gelinir, kısaca anlatayım. Ya Sarıyer'den minibüsle ve Hacıosman Metro'dan kalkan 152 no'lu otobüsle ya da özel aracınızla gelebilirsiniz. Biz otobüsü kullanarak Hacıosman'dan yaklaşık 45 dakikada geldik ekibimizle buluşacağımız köydeki son durağa. Hafta içi ve hafta sonu otobüs saatleri değişebiliyor. Buna dikkat etmekte fayda var. 

Otobüs son durakta indiğinizde karşınıza muhtarlık binası çıkacaktır. Hemen yanında bir kafe var. Kafede çay-kahve içebilir, karşısında ve alt sokağa girişteki ufak marketlerden alışveriş yapabilirsiniz. Sonrası mı... Alt sokağı takip ettiğinizde Karadeniz'in hırçın dalgaları size merhaba diyecektir. 😊

Kısırkaya Köyü-Sarıyer
Kısırkaya Köyü-Sarıyer 

Ekibimizle buluşacağımız saatten çok erken gelince eşim ve ben ikinci kahvaltıyı eder etmez köyde kısa bir gezintiye çıktım. İşte, budur ilk göreceğiniz manzara. Vayy vay dedirtiyor değil mi, köyün kurulduğu yer muazzam. Önünde de upuzun kumsalı var. Öyle de sessiz, sakin köy ki, insanın ömrüne ömür katar burası.

İstanbul iline bağlı Sarıyer ilçesinin kuzeyinde, Karadeniz'in kıyısında yer alan köy hakkında doğru düzgün net bir bilgiye ulaşamadım. Her soruya cevabı olan Google efendide de yoktu maalesef. Kimler tarafından ne zaman kurulmuş bilgi yok ama köyün tek ufak ve şirin, kumsala yakın konumlanmış camisinin yapım tarihi 1874 yılını gösterdiğine göre belki bize biraz ışık olabilir sanırım. Önceleri kırsal bir görünüme sahipken 1954 yılında bölgede kömür ve kil madenciliği faaliyete geçince köyün nüfusu artmaya başlamış. 

Kısırkaya Köyü-Sarıyer 

Köyden sahile doğru indiğinizde tekneler karşılar sizi. Köyde hayvancılık, bahçecilik, mandıracılık, olta ve ağ balıkçılığı yapılıyormuş. Yalnız tekneler için ne bir liman ne de barınak, bulunmuyormuş. Kendi imkanlarıyla sahile çekip tamiratlarını yapıyorlarmış.

Fotoğraf, beyefendinin izniyle çekilip paylaşılmıştır. Teşekkür ediyorum kendilerine.

Kısırkaya Köyü Sarıyer
Kısırkaya Köyü-Sarıyer 

Hani yerleşim yerlerinin isimlerini merak ederiz ya, beni de bir merak sardı, Kısırkaya ismini nasıl almış diye. Küçük bir köy olduğundan nasıl olsa gelişmez, kısır kalır demişler. E bir de kısmen kayaların üzerinde de konumlanmış, ismi olmuş Kısırkaya. İleriki yıllarda büyüse de ismi değişmemiş. 

Köyü ardımızda bıraktık, göller bölgesine doğru başladık yürümeye. 

Kısırkaya Plajı-Sarıyer
Kısırkaya Plajı-Sarıyer

Ben böyle bakir kalmış kumsal ilk kez görüyorum. Ne bir tesis, ne bir duş-tuvalet, lavabo, büfe...Hiçbir şey yok. Taa karşıdaki burna doğru uzanan yapılar, belediyenin sahipsiz hayvan barınağıymış. Ondan başka da yapı yok. Yaz mevsiminde çadırını şemsiyesini, çoluğunu çocuğunu kapan gelirmiş kumsala. O zaman da cankurtaran olurmuş. Üstelik plaja giriş de ücretsizmiş. Öğle üzeri fotoğrafı çektiğimde tek tük birilerinin dışında kimse yoktu fakat dönüşümüzde lüks araçlarıyla gelenlerle kumsal epey kalabalıklaşmıştı. 

Kısırkaya Göller Bölgesi Sarıyer
Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Kumsaldan ayrıldık, yemyeşil çayırdan çam ağaçlıklı ormana geçiş yaptık. Geçiş de ne geçiş ama, mayın tarlası gibiydi. Yarı kurumuş ve taze mayıslara basmamak için resmen sek sek yaparak yürüdük. İyidir, iyidir, mayıs varsa, manda-inek var demektir. ☺️

Kısırkaya Göller Bölgesi Sarıyer
Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer

Yeşilin ve mavinin gücü adınaa...Doğanın en en mükemmel renkleri bana göre...İnanın, fotoğraflarıma bir şey yapmıyorum. Telefonum ne çekmişse, odur. 😊

Kısırkaya Göller Bölgesi Sarıyer
Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Göllerden ikincisi...İlk göle, dik ve çetrefilli, geçit vermez olduğundan uğrayamadık. Sadece sık dokulu ağaçların arasından azıcık ucundan gördük, o kadar. Neyse, ikinci göl telafi etmiş oldu. 

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Bir gölden diğer göle geçişlerimizde çam ağaçlarının nefis kokuları eşlik etti bize.

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Gölleri saymayı bıraktım artık. Çıkış, iniş, göl...Sonra yine çıkış, iniş, göl...😊

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Göller içinde en büyüğü, bu göl...Suyu pırıl-pırıl, berrak, balık dolu...Haritada saydım, küçüklü-büyüklü 20 göl bulunuyor bölgede. Bazı göllerin farklı renkli oluşu, yeraltı kaynaklı kükürt nedeniyle meydana gelmesindenmiş.

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Bir önceki fotoğrafta yer alan göle gelirseniz sırtınızı döndüğünüzde manzaranız Karadeniz olacaktır. Hem efil efil esen rüzgârı da var. Bence kamp severler için bulunmaz cennetten bir köşe...

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

En büyük göl dediğim burada öğle yemeği molası verdik. Uzun mola olunca düşüncelere dalmamak işten bile değil. Şu manzara bana Plitvice Gölleri'ni hatırlattı. Elin gölleri varsa, bizim de var. Şelaleler olmayaversin. Haa oradaki göller doğal oluşumdan meydana gelmiş. Kısırkaya Gölleri'nin bazısı doğal, bazısı da açılan kömür madenleri yüzünden oluşmuş. Olsun, varsın, neticeye bakmak lazım. Tabii Hırvatlar'ın katı kuralları gibi, biz de göllerimizi ve çevresini korumak adına o kuralları uygularsak ülkemizin büyük değerlerinden biri olacağı kanaatindeyim.

Fotoğrafı paylaşmama izin veren grubumuzun sevgili gençlerine çok teşekkür ediyorum. 

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Plitvice Gölleri demişken aklımdan şöyle bir düşünce de geçmişti. Orada her gölün ayrı ismi vardı. Pekii bizim Kısırkaya Gölleri'nin her birine niye isim koymamışlar ki...Mesela; Mavigöl, Yeşilgöl, Durugöl, Berrakgöl, Pırılgöl diye uzayıp giderdi. Olmaz mı, ne güzel olurdu hem de. 

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Göllere gelmeye karar verirseniz, tavsiyem yanınıza bol su almanızdır. Kaynak su yok, tesis, tuvalet zaten yok. Telefonlar çekiyor, hatta internette işliyor. Bazı göllere araçla ulaşım neredeyse imkansız. Bazılarına ise engebeli oluşundan dolayı ancak arazi aracınızla ulaşabilirsiniz. 

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Davarla karşılaşmak sürpriz oldu. Bildiğim kadarıyla yakınlarda sanayi bulunmuyor. Sütleri nasıl da lezzetlidir...Sesleri çıkaydı bari, o da yok. Kuşların şakıyışının dışında bölgeye tam bir sessizlik hakimdi. ☺️

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Bu gölde kısa bir mola verdik. Grubumuzdan kimi arkadaşlarımız kendilerini çimenlerden ve gölden ayırmak istemedi. Çok haklılar bence. E şehrin gürültüsü, kirliliği burada yok ki, doğanın ihtişamı zaten başlı başına büyülü. 

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Bazı göller arası geçişlerinde yoğun hissedilen yabani andız otu ve narpuz otunun ( yabani nane ) kokusu öyle yayılmıştı ki etrafa, en pahalı parfümleri kıskandıracak kadar güzeldi.

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Birkaç gölde balık tutanlarla da karşılaştık. En çok sazan balığı varmış. Büyük balık görmedim ama kıyılara yakın sularda minik balık kaynıyordu. 

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Katırtırnağı...Tee yıllar yıllar önce Sarıyer ilçesinin ilk adı, Simas'mış. Bir rivayete göre bölgeye gelen Mısırlı zenginler altınla harcama yaptıkları için zamanla Simas yerine " Sarı lira yer " denmeye başlanmış. Sonra lirayı atıp Sarıyer olmuş. Diğer rivayete göre ise ilçenin kuzeybatısındaki sırtlarında kil ve altın madeni nedeniyle toprağın sarı renkte oluşundan dolayı Sarıyar denmiş. Ve benim de şahit olduğum, bölgede yoğun katırtırnağı bitkisinin sarı rengi de ilçeye adını vermiş olduğu rivayetler arasında...Göller bölgesine gelirseniz bu bitkiyle bolca karşılaşırsınız. 

Kısırkaya Göller Bölgesi-Sarıyer 

Şu akıllı telefonlar iyi ki var diyorum. Çektiğim fotoğrafların konumlarını gösteriyor, ben de nerelerden geçmişim, iyice öğreniyorum. Tabii konumundan başka tarafa zıplayanlar olmayaydı fena olmazdı hani. En altta gördüğünüz büyük gölde çok çekim yaptım, yukarı fırlamış kareler. Hiç yoktan iyidir yine de. 😊

Kısırkaya Göller Bölgesi Rotası

Küçük çıkış-inişlerle zorluk derecesi kolay-orta olan bu parkuru, molalarla birlikte 5 saatte ve yaklaşık 13 km. yürüyerek, başladığımız köye dönerek tamamladık.

 Fotoğrafçılar için görsel şölenin en şahane pozlarını yakalayabileceği göller bölgesi, hem kamp hem de gezi severlere şiddetle tavsiye olunur. Sarıyer'e 17 km., İstanbul'a 60 km. mesafede ulaşımı kolay oluşu da cabası tabii. 😊

Gayet uyumlu 17 kişilik elit grubumuza ve rehberimiz Sinan Bey'e sonsuz teşekkür ediyorum. 

( Rota bilgisi içeren fotoğraf, Sinan beyin izniyle paylaşılmıştır. Teşekkürler...)


36 yorum:

  1. gitmedim ama giderim, teşekkürler yaa, doğaya çıkmak bu hayatta en huzur veren etkinlik :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence de en huzur veren etkinlik doğaya çıkmaktır sevgili deeptone. Ne kadar dünyevi keder varsa, hepsi geride kalıyor.
      Fırsat olursa, hiç kaçırmayın, gidin, görün oraları. Umarım gidersiniz. :)
      Rica ederim, ne demek, ben de kıymetli katkınıza teşekkür ediyorum.

      Sil
  2. Fotoğraflara bayıldım, içim açıldı bakarken, güneş olunca enerji veriyor bana😊 Burayı hiç bilmiyordum ve yazınızı okuyana kadar da adını duymadım, duyduysam da hatırlayamıyorum. Kumsal ne kadar güzel. Plaj ve göl o kadar güzel ki hayran kaldım😊 Gidip görmeyi çok isterim, inşallah bir gün gidebilirim. Emeğinize sağlık😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşallah gitme şansı bulursunuz sevgili Balkabağı Perisi. Güneş, yeşillik, göl, deniz...Hepsi birarada...Ülkemizde bilmediğimiz öyle çok cennetten köşeleri var ki...Gezip görünce biz de tanımış oluyoruz. Buraya yakın parkurlarda yürümüştüm ama göller bölgesini tam anlamıyla ilk kez görüyorum. :)
      Fotoğrafları beğenmenize çok memnun oldum. Sizin de gönlünüze sağlık olsun. Değerli yorumunuza çok teşekkür ediyorum. 😊

      Sil
  3. Manzaralar şahane, tam yaşanacak yermiş. Denizi, gölleri, yeşilliği ile mükemmel. El değmemiş olması da doğallığını koruması bakımından ayrı önemli. Paylaşımlar için teşekkürler Nazlı Hanım. 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rica ederim, ne demek...Bence de tam yaşanacak yer. Köyde evi olacak insanın, doğayla başbaşa kalacak, miss gibi hayat aksın gitsin. O şahane manzaralar da hep gözünün önünde olur. :)
      Çok teşekkür ediyorum kıymetli yorumunuza sevgili Duygu Hanım. 😊

      Sil
  4. Siz narpuz yazmışsınız ama sanırım doğrusu yarpuz olacak. Güneydoğu ve Doğu Anadolu mutfağında çok kullanılır. Enfes bir çorbası vardır ve salatalara da çok yakışır. Aile büyükleri, babannem ve annem o yöreden olduğu için biliyorum. Mutfakları lezzetli ve güzeldir ki tadını sayelerinde epeyi çıkarmışızdır.:) Ve fotoğraflar... müthiş, elinize ve gözlerinize sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yabani nanenin isimleri bölgelere değişebiliyor. İzmir'de ve çevresinde genellikle narpuz ve en çok da su nanesi dendiğini duymuştum. ( Annem su nanesi demeyi tercih ederdi. :) ) Fotoğraftaki bitkiyi emin olmak için hakkında araştırma yaptığımda sizin dediğiniz gibi yabani naneye yarpuz da denildiği hatta yörelere göre başka isimleri de olduğu ortaya çıkmıştı. :)
      Ah evet, yemek kültürümüz de mutlaka kullanılırdı yabani nane. İzmir'de eski evimizdeyken Afyonlu komşularımız vardı. Mutfaktan eksik etmediklerini hatırlıyorum. :)
      Bir Egeli olarak ota düşkünlüğüm hâlâ devam ediyor ama eskilerin yerini hiçbir şey tutmuyor. Zamanında büyüklerimiz mutfak kültürüyle sağlıklı yaşamışlar. Bilmişler neyin ne olduğunu. Bu yabani nane de şifa deposuymuş. Siz, biz şanslı nesillerdik ki tadını çıkarmışız, tanımışız bu miss gibi şifalı otları. :)
      Kıymetli katkınıza çok teşekkür ediyorum Sayın Buraneros. Sizin de gönlünüze sağlık olsun. :)

      Sil
  5. İneklerin ve koyunların otlaması ve alabildiğine yeşillik daha ne olsun ya :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bundan iyisi can sağlığı...Daha ne olsun...Tertemiz havası da cabası...:)
      Teşekkür ediyorum değerli katkınıza. :)

      Sil
  6. Sevgili Nazlı Hanım, tam bir doğa harikasının ortasına düşmüşsünüz. Fotoğraflara hayran kaldım. Cep telefonundan çekilmiş üstelik 😊. Bu görsel şölene usta anlarımınız eşlik etmiş. Gezip görmek isterim gerçelten. Umarım ilerde beton tesislerin içinde kaybolup kalmaz. Göllere isim fikri de seçtiğiniz isimler kadar hoş. Bu güzel gezi şifanız olsun Bizimle de paylaştığınız için çok teşekkürler. Sevgiler, selamlar🥰🧿🌺😊🤗🤚

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Yıldız Hanım, ben de bölgeye hayran kaldım. İyi ki kaçırmayıp gitmişim diyorum. :)
      Ahh evet, fotoğrafları telefonla çekiyorum. Hem baton hem de ağır sırt çantası olunca telefon kolaylık sağlıyor. :)
      Göllere isim konusunda ilk adım olarak Büyük Göl'ü Google haritalara gönderdim. Kabul edilirse diğer göller için de adım atmayı düşünüyorum. :)
      Temenninize katılıyorum, gerçi birkaç yıl önce o bölge sit alanı olmuş. Şimdilik koruma altında. Umudum hep böyle kalmasından yana. :)
      Umarım gezip görme şansı bulursunuz. Eminim fotoğraflardan çok daha güzel olduğunu hissedeceksinizdir. :)
      Rica ederim, ne demek, asıl ben teşekkür ediyorum değerli yorumunuza.
      Sevgi ve selamlar...❤️😊🌺

      Sil
  7. Ne güzel yerler var İstanbul'a yakın... hiç gitmedim o taraflara ben... :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İstanbul'a yakın tabiat harikası böyle yerler var dediğiniz gibi. Kim bilir bilmediğimiz daha nice köşeleri vardır. Umarım o tarafa gitme fırsatınız olur Mert Bey. :)
      Kıymetli katkınıza çok teşekkür ediyorum.

      Sil
  8. Bayıldım, bayıldım. Eline sağlık fotoğraflar için, böyle köye can kurban. Evimi satıp buraya prefabrik ev mi yaptırsam ama İstanbul deprem bölgesi diye fobim var :( Nazlıcığım uzun yorum yapamadım bu aralar çok üzgünüm, çok eski bir blog arkadaşımı kaybetmişim, haberini yeni aldım, yetmezmiş gibi 2 aydır Bücürük'üm çok hasta...:( yapılabilecek bir şey kalmadı...16 yaş 3 aylık....:(
    Bu güzel yazıya yeniden gelip uzun yorum bırakmak istiyorum.
    Paylaştığın için teşekkürler:) Sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahh çok üzüldüm yaa. Arkadaşınızın sevenlerine, ailesine büyük sabır diliyorum. Mekanı cennet olsun. :((
      Ne desem bilemedim şimdi. Bücürük'e çok üzgünüm. Siz elinizden gelenin en iyisini verdiniz ona. Sevgi ve şefkatla büyüttünüz. Yapacak bir şey olmayınca, çare bulunmuyor ne yazık ki sevgili bücürükveben. Çok çok zor yaa.:((
      Yok, zaten üzüntünüz büyük, yorum konusunda hiç canınızı sıkmayın. Yeter ki o güzel gönlünüz üzülmesin. Siz iyi olun, yorumu düşünmeyin lütfen.
      Ben de teşekkür ediyorum. Sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.

      Sil
    2. Sağolasın canım...sana bunu yazdıktan saatler sonra geceleyin kaybettim. 16 yaşını bitirmiş, 17'sinden üç ay almıştı ama o üç ay hastalıkla geçtiydi, yine Mart'ta o kadar kötü değildi, iyileşir diyordum ama Nisan'la birlikte eyvah bu gidiyor diye hissetmiştim. O kurtuldu, ben yıkıldım :(
      Sözüm söz döneceğim bu güzel yazıya....
      Çok teşekkürler, Amin canım arkadaşım için ve Bücürük için...
      Sevgiler, selamlar.

      Sil
    3. Başınız sağ olsun yaa. Bücürük için elinizden geleni yaptınız. En önemlisi de sevginizi verdiniz. Ömrünü tamamlamış o. Ayrılmak zor olsa da yapacak bir şey yok bundan sonra. Sizi çok iyi anlayabiliyorum. Yıkılmakta haklısınız. Can yoldaşımızdır onlar.

      Yok, hiç önemli değil, insan sevdiklerinin kaybıyla büyük sarsıntı yaşar. Kendiyle başbaşa olmak ister. Toparlanın biraz, gerisi önemli değil.
      Sağlıcakla kalın, selam ve sevgilerimi yolluyorum ben de.

      Sil
    4. Çok sağol Nazlıcığım, pazartesi kız kardeşim İstanbul'dan geldi destek için, onsuz ev çok boştu, iyi oldu yine de hep gözümün önünde...selamlar, sevgiler.

      Sil
    5. Kız kardeşler, candır. Hoş gelmiş. Sizin için çok iyi olmuştur. Ona ve size ben de sevgi ve selamlarımı gönderiyorum.

      Sil
    6. Sana yazdıktan sonra, bu sefer de kız kardeşimin kedisi (aşırı hassastı zaten) bunalıma girmiş, her gece ağlamaya başlamış, hastalanıp Bücürük gibi olmasın diye apar topar birlikte İstanbul'a gittik, küsmüş kardeşime 3 saat yatak altından çıkmadı:))sonra affetti, şimdi de beni hissetmiş gibi kucağımdan inmiyor:)))ben de zaten evde odalara bakıp bakıp ağlıyordum iyi oldu bilmem ne zaman tekrar Ankara'ya dönerim. Hep bizle kal diyorlar. Çok teşekkürler, baş üstüne Nazlıcığım. Sevgiler tekrar:)

      Sil
    7. Ayy kıyamam yaa. Kedicik küser tabii. Hayvanlar da tıpkı insan yavrusu gibidir. Tek farkı, hayvanların ağzı var dili yok. Konuşamaz ama hisleri kuvvetlidir.
      İyi yapmışsınız gelmekle. Hem sizin için değişiklik de olmuştur. Kalın tabii, istediğiniz zaman Ankara'ya dönersiniz. :)
      Can kardeşinizle güzel günleriniz olsun. Ben de sevgilerimi yolluyorum. :)

      Sil
  9. Merhabalar Nazlı Toaç.
    Nihayet yorumlara girebildim. Hem bilgisayarımla, hem de internet bağlantılarımla ilgili sorunlarım bir müddet daha devam edecek. Çünkü bu haftadan sonra internete hiç giremeyeceğim.
    Geziniz, izlenimleriniz gerçekten çok güzeldi. Bir de gezilen yer İstanbul köyleri olunca bu geziler daha bir güzel ve anlamlı oluyor. Aslında bu gezi paylaşımınız için çok daha güzel şeyler paylaşmak isterdim, ancak kısıtlı zaman ve imkanlar içinde bu kadarını yapabildim.
    Emeğinize, kaleminize, gönlünüze ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
    Selam ve saygılarımla birlikte Allah'a emanet olun. Tekrar bloglarda görüşmek üzere hoşçakalın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba Recep Bey...
      İnternet ve bilgisayarınız ile ilgili sorunları hiç sıkıntı etmeyin. Yanlış bilmiyorsam köyünüzde oluyordunuz yaz mevsiminde. Teknolojiden uzak olmak gibisi de yoktur. Köyünüzün keyfini çıkarın bence. Varsın internet olmayaversin. Yorum yapamıyorum diye de sıkmayın o güzel gönlünüzü.
      Köyleri hep baştacımız olarak görmüşümdür. Bilemiyorum, belki de köy hayatının bana cazip gelmesi, şehir hayatının bana göre olmadığını hissettiğimden dolayıdır.
      Gezi izlenimlerimi beğenmiş olmanıza onur duydum.
      Hiç önemli değil Recep Bey. Tek cümlelik yorum yazsanız bile ben sizin ne kadar çok hassas düşünceli olduğunuzu biliyorum. Yeter ki siz iyi olun.
      Sizin de gönlünüze sağlık olsun. Değerli katkınıza çok teşekkür ediyorum. Görüşmek üzere, siz de Allah'a emanet olun.
      Saygı ve selamlarımı gönderiyorum.

      Sil
  10. 5 yıl İstanbul'da öğrencilik yaptım ama Sarıyer tarafına hiç gitmediğimi anımsamıştım Sarıyer merkezli bir şirkette çalışana dek.

    Sarıyer'in köyleri gerçekten hâlâ bakir kalabilmeyi başarmış. Gidip görmek lâzım. Paylaşım için teşekkürler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rica ederim, ne demek...Asıl ben teşekkür ediyorum değerli katkınıza.
      Sarıyer'in birçok yeri bozulmadan günümüze kadar gelebilmiş. Temennim bundan sonra da bozulmasın. Özellikle kırsal kesiminin korunması, doğasının bakir kalması için büyüklerimizin ve sakinlerinin sahip çıkması gerekiyor.
      Sarıyer'de çalışmış olmanız size ayrıcalık hissettirmiştir sanırım. Her bir köşesiyle müthiş harika bir ilçedir. Umarım köylerini de gidip görme fırsatı bulursunuz.

      Sil
  11. İstanbul'da böyle yerlerin olduğunu söyleseler inanmazdım ama varmış demek ki. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gezene kadar ben de bilmiyordum böyle yerleri olacağını. Bana da söyleseler, ben de inanmazdım. :) Dün de Beykoz'un köylerindeydim. Yayını hazırlayabilirsem en kısa zamanda paylaşacağım. :)
      Kıymetli katkınıza çok teşekkür ediyorum Recep Hilmi Bey.

      Sil
  12. İstanbul' da öyle harika yerler vardı ki, halen bazılarının bozulmadan kalmış olmasına mutlu oluyorum açıkçası. Doğa, insanlara hediyelerini her fırsatta sunmaya devam ediyor. Görebilen, anlayan, koruyan daha fazla olsa kim bilir belki dünya çok daha farklı konumdaydı şu anda.
    Fotoğrafları izlemeye doyamadım. Gidip gezen ayaklarınıza ve bu yazıyı hazırlayan ellerinize sağlık.
    Sevgiler <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de mutlu oluyorum sevgili Momentos. Her gördüğümde şaşırıyorum hatta. Bazen diyorum, acaba bilinmese daha mı iyi olur...Bilinirse sanki bozulacakmış gibi geliyor bana. :)
      Doğanın gerçek sahibi, bizlere sunduğu hediyelere değer verelim diye sunuyor ama gel gelelim kıymet göstermekte yetersiz kalıyoruz. Umarım sunulan hediyenin değer gördüğü zamanlar, yakındır.
      Fotoğraflara baktıkça bölgenin canlı görüntüsü gelir aklıma. İstanbul'a gelecek olursanız dilerim ki o taraflara da yolunuz düşer. Fotoğraflardan daha güzelmiş diyeceğinizden eminim. :)
      Sizin de gönlünüze sağlık olsun sevgili Momentos. Çok teşekkür ediyorum kıymetli katkınıza.
      Sevgi ve selamlar...❤️

      Sil
  13. Plaj kısmı çok güzelmiş:) Sanki tatil yerleri gibi görünüyor:) Çok güzel fotoğraflamışsınız, bu doğa fotoğraflarıyla içimiz açıldı.Teşekkürler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Köye dönüşümüzde plaj kısmından kumlara bata çıka geldik. Fotoğraftan belli olmuyor ama kumu da çok güzelmiş. :)
      Rica ederim, ne demek sevgili diaryofmeri, asıl ben teşekkür ediyorum kıymetli yorumunuza. :)

      Sil
  14. Günaydın Nazlıcığım, İstanbul'da bilmediğim yüzlerce yer var, Kısırkaya'yı da ilk kez güzel yazınla duydum. Demek Karadeniz kıyısındaymış. Bu köyde yaşayanlar bence çok şanslı:) Yirmi göl! Vay! Bu göllerde kanoyla gezilir tadına doyulmaz:) Bence de her gölün ayrı ismi olmalıydı üstelik faydası da olur ne bileyim yani önemli bir şey olur, hangi göl olduğunu bilmek gerekir. Tesissiz, tuvaletsiz olması kötü olmuş gerçi çok tesis, çok kalabalıkla bu güzel yeri mahvetmelerini de istemem. 5 saat yürüyüş ayaklara kara sular inmiştir:)ama değmiştir. Nazlıcığım ne güzel yapıyorsun, ben de bu acılı, hayalet gibi ev içinde otururken gitmesem de görüp, okuyup mutlu oldum. Çok teşekkür ediyorum. Selamlar, sevgiler ♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Günaydın sevgili bücürükveben...
      Köyde yaşayanlar bence de çok şanslı. Önü deniz, arkası yeşil deryası...Denize mi girecek, yüz sonra da evine dön. Kumsalında, ormanında yürüyüş de yap, evine dön. Miss gibi havası da tertemiz. :))
      Ahh ben de aynısını düşünmüştüm. Göller Bölgesi'nde kaybolsak hangi göl olduğunu nasıl tarif ederiz, gel de çık işin içinden. Şöyle bir uygulama da olabilir. Her gölün yanına, konum tarifi yapan, haritasında hangi yöne gidileceğini gösteren tabela konulabilir. İsim konmuyorsa en azından ziyaret edenlere bu şekilde kolaylık sağlanabilir kanımca.
      Bilinçsiz ve saygısız olduğumuz sürece tabiatımız bakir kalsın, dokunulmasın diyorum ben de. Göller bölgesine araçlarla gitmek kolay olsaydı eminim şimdiye değin oralar çoktan talan edilmişti. Çok şükür, arazinin yapısı buna izin vermiyor. :)
      Yorucu olmayan bir parkurdu. Hatta 2 ya da 3 km. daha olsaydı yürürdük. Alışkın olduğumdandır sanırım, ayaklarım hiç sızlanmadı.
      Acınızı çok iyi anlayabiliyorum. Zordur atlatmak. Kabullenmekten başka çaresi yok. Kolay değil tabii, 16 yıl 3 ay, evinizin nefesi, can yoldaşı olmuş. Sabır diliyorum size.
      Ben de okuyup kıymetli yorumunuza çok teşekkür ediyorum. Gönlünüz dert görmesin.
      Sevgi ve selamlarımla...❤️

      Sil
  15. Son cümlem eksik kalmış, "ben de bu acılı günlerimde" olacaktı....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hassas gönlünüz, üzülmesin. Yazarken bazen olur öyle şeyler...

      Sil